Atatürk doğayı çok sevdiği gibi ağaçlandırmaya da önem veren
bir insandı. Atatürk’ün doğa sevgisi, babasının ölümünden sonra annesi ve
kardeşiyle beraber Selanik yakınlarındaki dayısının çiftliğine yerleşmesi ile
başlamıştır. Atatürk burada kazandığı bitki ve hayvan sevgisinin etkileri
yaşamının ilerleyen bölümlerinde artarak devam etmiştir.
Atatürk’ün doğayı ve ağacı sevmesinin en belirgin
örneklerinden bir tanesi Ankara’da bulunan Atatürk Orman Çiftliği’dir. Atatürk
1915 yılında kendi aylığını kurarak çiftliğin bugünkü yerini satın almıştır.
Ortasından demiryolu geçen bataklık arazi, Atatürk’ün diktirdiği ağaçlar ve
planladığı çalışmalar ile bugünkü halini almıştır.
Atatürk’ün doğa ve ağaç sevgisi Ankara ile sınırlı değildir tabiî
ki. “ Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya değer”
sözüyle doğaya ne kadar önem verdiğini vurgulamıştır. Atatürk’ün en önemli
amaçlarından bir tanesi tüm ülkeyi ağaçlandırmak ve yeşillendirmek olmuştur.
İşte Atatürk’ün doğa
sevgisini anlatan güzel bir hikâye;
Atatürk bir gün Yalova’daki çiftliğe gittiğinde, Köşk'ün hemen yanındaki çınar ağacının dallarını kesmeye çalışan bir bahçıvana rastlar. Hemen bahçıvanı yanına çağırarak bunun nedenini sorar.
Bahçıvanın ağacın dalları uzamış ve binanın duvarlarına dayandığı için kestiğini söyler. Atatürk, Bunun üzerine ağacın kesilmeyip binanın yerinin değiştirilmesini emreder. 8 Ağustos 1930 tarihinde önce bina çevresi kazılır. İstanbul'dan getirilen tramvay rayları döşenir. Santim , santim çalışılarak bina yapı altına sokulan raylar üzerine oturtturulur ve bina yaklaşık
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder